KIYIKÖY & İĞNEADA TURU Günübirlik

 

KIYIKÖY & İĞNEADA TURU

KIYIKÖY - AYA NİKOLA MANASTIRI - İĞNEADA - LİMANKÖY (FRANSIZ FENERİ) - DUPNİSA MAĞARASI - LONGOZ ORMANLARI BEĞENDİK KÖYÜ (REZOVA)

 

   


                Belirtilen saat ve yerden hareketle İğneada turumuz için, Karadeniz'in topraklarımızdaki sıfır noktasına doğru yola koyuluyoruz. Yaklaşık 2,5 saat sürecek olan yolculuğumuzun büyük bir bölümü doğa içerisinde devam edecek ve ilk durağımız olan Demirköy’deki Dupnisa (İblisima) Mağarası’na varacağız. Mağara sistemi, Istranca Dağları'nın derin vadilerle yarıldığı Demirköy ilçesine bağlı Sarpdere Köyü yakınlarında bulunuyor. İkinci Jeolojik Zamana ait, yaklaşık 180 milyon yıl önce oluşmuş mermerler içerisinde gelişen mağaralar, birbirine bağlı iki kat ve üç mağaradan oluşuyor. İçinden nehir geçen, 3 km’den uzun galerisiyle, görülmeye değer güzellikteki el değmemiş sarkıt ve dikitleriyle ünlü Dupnisa Mağarası, yeraltı sisteminden doğan Rezve deresi ile Türk-Bulgar sınırını oluşturmaktadır. Dupnisa Mağarası gezimizden sonra, İğneada'ya doğru yola koyulacağız. Beğendik köyüne gidiyoruz. Bulgaristan'ın şirin Rezovo köyü ve ahalisi işte karşınızda. Bir el sallama mesafesi kadar uzaklarındayız, komşuyuz. Eminiz, İğneada turunda en güzel fotoğraf karelerini burada yakalayacaksınız. Buradan ayrılarak Limanköy’e gidiyoruz. 1866 yılından beri bir uçurumun tepesinde dimdik ayakta duran, Fransız deniz fenerini göreceğiz. İğneada’da balık menüsü öğle yemeğimizi alıp çaylarımızı yudumlayacağız.

                Öğle yemeği sonrasında, Dünya'nın ender eko sistemlerinden olan İğneada Longoz Ormanları ve göllerine gideceğiz. Longoz Ormanları; Karadeniz sahili boyunca Yıldız (Istranca) Dağlarından, Karadeniz’e doğru akan dereler, denize ulaşmadan göllerde ve bu göllerin bataklık alanlarında son bulur. Ancak önlerindeki kumul barikat nedeniyle denizle irtibatları kesilen göl ve bataklıklar, ilkbaharda fazla gelen sularla şişerek geriye doğru taşar ve düz araziyi kaplarlar. Bu taşkın alanlar Longoz (su basar) alanlarını ve birbirinden farklı deniz, göl ve orman eko sistemlerini oluştururlar. Her mevsimde taban suyu seviyesi oldukça yüksek, organik madde bakımından zengin olan bu asidik topraklar, üzerinde gelişen ormanları tropikal ormanlara benzer bir şekilde süsleyerek, biyolojik zenginliği artırmaktadır. Longozlar sonrasında Kıyıköy'e gideceğiz. İlk olarak denizcilerin koruyucusu olduğuna inanılan Aziz Nikola'ya adanmış, aslında pagan izleri de taşıyan bir erken dönem Bizans manastırını gezeceğiz. Yekpare bir kayaya oyulmuş bu manastırdan ayrılarak, yürüyüşe devam edecek ve yol üzerindeki Papuçdere'nin floara ve faunasına yakından tanıklık edeceğiz. Fotoğraf meraklılarına burada yeterince zaman tanıyacak ve bölgeyi yukarıdan göreceğimiz bir noktaya, Şahin tepesine çıkacağız. Keyif dolu İğneada - Kıyıköy turumuzu tamamlayıp, Vize-Saray üzerinden İstanbul’a hareket ediyoruz, akşam saatlerinde sizleri aldığımız noktalara bırakarak bir sonraki Sumertur organizasyonunda buluşmak üzere vedalaşıyoruz.


 ÜCRETE DAHİL OLAN HİZMETLER

 TUR ÜCRETİ: FİYAT SORUNUZ